İspanyolca

—¡Cómo habéis tardado en volver! les dijo bostezando, frotándose los ojos y estirándose como si acabara de despertar; sin embargo no había tenido ganas de dormir desde que se separaron.

—Si hubieras ido al baile, le dijo una de las hermanas, no te habrías aburrido; asistió la más bella princesa, la más bella que jamás se ha visto; nos hizo mil atenciones, nos dio naranjas y limones.

Cenicienta estaba radiante de alegría. Les preguntó el nombre de esta princesa; pero contestaron que nadie la conocía, que el hijo del rey no se conformaba y que daría todo en el mundo por saber quién era. Cenicienta sonrió y les dijo:

Türkçe

"Ne kadar zaman döndün!" esnediğini, gözlerini ovuşturduğunu ve yeni uyanmış gibi esnediğini söyledi; ancak ayrıldıklarından beri uyumak istemiyordu.

- Kız kardeşlerden biri dansa gitmiş olsaydın, sıkılmayacağını söyledi; katılan en güzel prenses, şimdiye kadar görülmüş en güzel prenses; Bize binlerce ilgi gösterdi, bize portakal ve limon verdi.

Külkedisi neşe saçıyordu. Onlara bu prensesin adını sordu; Ama onu kimsenin tanımadığını, kralın oğlunun tatmin olmadığını ve kim olduğunu bilmek için dünyadaki her şeyi vereceğini söylediler. Külkedisi gülümsedi ve şöyle dedi:

(5000 karakter kaldı)
İspanyolca
Türkçe

İçindekiler

Son çeviriler

devamını göster›
ADS - REKLAMLAR