Santiago Koarl:
Cariño, sabes que tengo mucho trabajo que hacer.
Melissa, el niño me necesita tanto como tú y tengo mucho trabajo que hacer. Tengo que preparar algo para ellos, así que no te enojes conmigo.
Está bien, entiendo lo que dijiste, pero no lo voy a tomar como una reprimenda.
Santiago Koarl:
Tatlım, biliyorsun yapacak çok işim var.
Melissa, çocuğun bana senin kadar ihtiyacı var ve benim de yapacak çok işim var. Onlar için bir şeyler hazırlamalıyım, o yüzden bana kızma.
Tamam, ne dediğini anlıyorum ama bunu bir kınama olarak kabul etmeyeceğim.